Kişisel gelişim nedir? Çocuklar için neden önemli?
Özellikle çocuklar için kişisel gelişim dediğimiz nokta aslında sosyal bir sistem içerisinde yaşadığımız topluluk açısından önemli. Çünkü topluluğu oluşturan” kişiler.” Dolayısıyla, kişilerin nasıl bir karaktere sahip olduğu? Toplum içerisinde nasıl yer alacağı ve bununla beraber nasıl bir toplum karakteri oluşacağı kısmı çok önemli. Kişilik gelişimi, sosyal bir gelişim süreci içerisinde yani çocuğun sosyalleşmesi sürecinde ve sosyal gelişiminin desteklenmesi boyutunda gündeme geliyor. O yüzden kişilik gelişimi, her şeyden önce sosyalleşme ile başlıyor. Sosyal sistemin sunduğu çevresel etmenlerle şekilleniyor.
Kişilik gelişimini sadece sosyal çevreye de bağlamamak gerekiyor. Genetik faktörlerle çocuğu bireysel olarak, kendi benlik algısıyla taçlandıran, kişinin kendisini fark etmesini sağlayan, hem kendine ait güçleri aynı zamanda karakteristik özellikleri dediğimiz mizaç özellikleri de kişilik gelişim sürecinde etkili. O yüzden kişilik gelişimi hem genetik hem de çevresel faktörlerle şekilleniyor.

Çocuklarda kişilik gelişimi hangi yaşlarda başlar?
Bu süreç öncelikle anne karnında başlıyor. Çünkü genetik bir kodla çocuğun karakteristik özellikleri oluşmaya başlıyor. Kromozomlarımız ilk bağlanma noktasında sadece hücresel birleşme değil aynı zamanda genetik aktarımla da kişilik özelliklerimizi ve daha sonrası nüfuz edecek karakteristik özelliklerimizi de kodluyor. Burada başlayan genetik süreç, süreç içerisinde kendini gösteriyor. O yüzden özellikle çocukların karakteristik özelliklerinin takip edilmesi gerekir. Bununla birlikte sadece karakteristik özellik değil diğer çevresel etmenlere de bakılmalı.
Sosyalleşme kısmında, kişiliğin yapılandırılması ve uyum sağlaması dediğimiz yani kişilik oluşum sürecinde çocuk, karakteristik özelliklerle dünyaya geldi. Var olmaya başladı ancak çocuğun fark edilmesini sağlayan sosyal bir çevre var. Yani topluluk var. Bu topluluğun içerisinde; kültür, anneanneler, uyması gereken kurallar, iletişim yöntemleri gibi etkenler var. Bütün bunlarla birlikte çocuk sosyal çevrenin içerisinde kendine ait bir kişilik yapısı oluşturmaya ve yapılandırmaya başlıyor. Bu noktada ilk başlangıç, üç-dört aylıkken anne veya babayla ya da birincil bakıcılarla girilen ilk iletişim süreci. Anne, babaya ya da çevresindekilere gülümseyen bir bebek aslında onlara gülümseyerek sosyal etkileşimini başlatıyor ve bu noktada kendi kişisel gelişiminin ilk adımını da atmış oluyor.
Kişisel gelişim ile özgüven arasında nasıl bir ilişki var?
Öncelikle özgüven, kendisini tanıyan, bilen, benlik kavramını olgunlaştırmış bireylerdir. Dolayısıyla özgüven sahibi olabilmek için özellikle topluluk içerisinde sürekli kendini ifade etme, varoluş süreçlerinde, iletişim süreçlerinde tatmin edici olmak gerekir. Çocuğun, özellikle özgüveninin gelişmesinde çocuğun haklarını bilmek, çocuğa söz hakkı vermek, çocuğun bir adının olması, kendini her yerde savunabilecek gücünün olabilmesi, seçebilme özgürlüğünün olabilmesi gibi kavramlar özgüveni oluşturur.
Özgüvenin erken dönemde geliştirilmesinde kişilik gelişimi ile ilgili de bir bağlantı var. Kişilik gelişimini yapılandıran sistem her ne kadar kişinin mizaç özellikleri olsa da bulunduğu topluluk içerisinde mizaç özellikleri göz önünde bulundurularak bir yaklaşım sergilenirse, kişinin görüşleri alınırsa, kişinin var oluşuna etki eden ortamlar yani çevresel deneyimler oluşturulursa kişi toplumsal hayat içerisinde uyum sağlamaya başlıyor. Bu durum özgüveni de beraberinde getiriyor. Bu noktada aslında özgüven gelişimi, çocuktan çocuğa ve karakteristik özellikten özelliğe değişen biriciklik özelliğine götürüyor.
Kişisel gelişimin desteklenmesi aşamasında aileye düşen görevler neler?
* Rol model olun
Ailelerin, “Ben hangi karaktere rol model oluyorum? sorusunu sürekli sorması gerekiyor.
* Sosyal etkileşim ortamlarına dahil edin
Özellikle bir yaş sonrasında, yürümeye başladıktan sonra mümkün oldukça sosyal ortamlara dahil olmaları çocukların kendilerini ifade etmeleri, oyun ortamlarına katılmaları kişilik gelişimleri açısından çok değerli.
* Doğru kitap seçimi yapın
Kişiliğin oluşumunda model alınan durumlara bakıldığında çocuk örneğin, okuduğum kitaptan çok etkilenmiştim diyor, seçim yapıyor. Bu sebepten dolayı kişilik gelişimde aslında seçimler aslında çocuğu yapılandırıyor. Aynı zamanda çocuğun problem çözmesine destek vermek, burada problemden kastedilen matematik problem değil. Deneyimledikleri her şeyi açıklayarak; “Bu nasıl olabilirdi?” “Şöyle yapsaydık daha iyi olur muydu?” “Sen ne dersin?” soru ve açıklamalarıyla güçlendirme dediğimiz yani çocuğun aslında kişiliğini güçlendirmek. Böylelikle bir sonraki seçimlerini, davranışlarını, aktarımlarında hangisinin daha doğru olacağını gibi durumlardaki çabasını desteklemek. Çünkü anne baba olarak çocuğun her zaman yanında olamayabilirsiniz. Bu noktada kişiliğin güçlendirilmesi, karakterin sağlam olması ya da köklerin sağlam olması bu bağlamda çok önemli.
*Çocuğu doğru uzmanlarla bir araya getirin
Çocukları, bu konuda pedagojik eğitim alan, sosyal ortam oluşturacak kitapları seçebilecek profesyonellere emanet etmeliyiz.
No responses yet